?:

Sayı Anomalileri

Sayı anomalisi eksiklik ya da fazlalık şeklinde olabilir.

Diş Eksikliği : Memelilerde diş sayısında zamanla olagelen bir azalma görülmektedir. Buna paralel olarak koku alma duyusunda azalma ve görme uyumunda mükemmelleşme de  meydana gelmektedir.

Diş sayısında azalma , çiğneme aktivitesinin azalmasına bağlıdır. Sayı azlığının nedenleri arasındairsiyet de önemli yer alır.

Diş germi ya hiç meydana gelmez, ya atrofiye uğrar, ya da bir gelişim gecikmesi vardır. Bu tipe ‘’ gerçek diş eksikliği ‘’ denir. Bazen de dişler çeneler içerisindegeliştikleri halde herhangi bir nedenle sürmelerini yapamazlar. Bu tipe ise ‘’ zahiri diş eksikliği ‘’ denir.

Gerçek diş eksikliği :

Diş sayısındaki azalma total ya da parsiyel olabilir. Total olana ‘’anadonti’’ parsiyel olana ‘’oligodonti’’ ya da ‘’hipodonti’’ adı verilir.

ANADONTİ, yani dişlerin tümünün birden eksik olması kural dışıdır. Bazı ırsi hastalıklar sırasında görülür.

EKTODERMAL POLİDİSPLAZİ (Christ-Siemens) : Daha çok erkek çocuklarda (% 40) görülen, cinse bağlı, anne tarafından iletilen ressessif karakterde bir anomalidir. Ter ve yağ bezleri yokluğu yanında saç ve kılların azlığı ile karakterizedir.

Bu hastalık sırasında rastlanılan anadonti, ya her iki diş dizisini de etkileyecek kadar önemlidir, ya da yalnız sürekli dişleri ilgilendiren bir oligodontiye rastlanır, bu sonuncu durumda süt dişleri persistansı görülür. Sürmesini yapan sürekli dişler simetrik, küçük, çok kez biçimsiz ve koniktirler. Üst çenede alta oranla daha çok dişe rastlanır.

Çene kemiklerinin bazal bölümleri frontal ve sagital yönde normal gelişim gösterirler. Bu durum, diş kavisleri ile çene kemiklerinin gelişiminin birbirlerine bağlı olmadıklarını doğrular.

Ektodermal polidisplazi tiradına bazan dişeti hiperplazisi, atrofik rinit, tırnak malformasyonları ve zeka geriliği eklenir. Diş noksanlığı nedeniyle çocuğun siması yaşlı bir insan görünümü almıştır. Derileri düz ve kuru, saçları ince ve kırılgandır.

Bu tip anadontilerin lokal tedavisi, çenelerin bazal bölümleri normal geliştiğine göre, protezle yapılır.

OLİGODONTİ (Hipodonti) : Bu tipte bir, ya da birkaç diş eksiktir. Bu anomali nadiren süt dişlerini ilgilendirir, çoğunlukla sürekli dişlerde görülür. Çeşitli araştırıcıların yaptıkları istatistiksel çalışmaların sonucu şöyledir :

Sürekli dişler için : WERTHER – ROTHENBERG (1963) % 2,3, MONTEIL (1962) % 6 , GYESEL (1958) %5, Süt dişleri için : GRAHNEN-GRANATH (1961) % 0,4, CLAYTON (1956) % 0,1, BOLENDER (1964) % 0,3.

Her diş grubunun son dişi en çok eksiklik gösterir: Yan kesici, 2. Küçük azı ve akıl dişi, üçünün birden bulunmamasına da sık sık rastlanılır. BOLK bu durumu, gelecekteki insanların 26 dişten oluşacak diş dizilerine sahip olacakları şeklinde açıklar: 6 kesici – 4 kanin – 4 k.azı – 12 b.azı

Avrupa’ da yapılan istatistiklerde 910 vak’ada üst ve alt akıl dişlerinin röntgende mevcut olmadığı saptanmıştır. Diş redüksiyonunun irsi olduğu düşünülmektedir.

Alt2.k.azı noksanlığına üst çeneden daha çok rastlanır. Yan kesici eksikliği daha çok üst çenede ve hemen hemen akıl dişlerininki kadar sıktır.

Genellikle bir sürekli diş kongenital olarak eksik bulunduğunda, onun üzerinde bulunan süt dişinin persistansına rastlanır. Bu bakımda röntgen kontrolsüz süt dişi çekiminden kaçınmalıdır.

Süt dişlerini ilgilendiren bir germ noksanlığı olduğunda, genellikle bunun yerini alacak olan sürekli diş de gelişemez (AMIOT, 1962). Bununla birlikte BOLENDER (1964) , araştırdığı 8 süt dişi agenezisi vak’asından 2 tanesinin yalnız süt dişlerini ilgilendirdiğini saptamıştır. Araştırıcı bu durumu, süt dişi germlerinin sürekli diş germleri oluştuktan sonra atrofiya olmalarına bağlamaktadır.

ZAHİRİ DİŞ EKSİKLİKLERİ : Bu isim altında, süt azılarının retansiyonu ya da ankilozları ile gömük sürekli dişleri ele almak gerekir.

şikayetBunu rapor et

Yanıt Bırak


Yanıt vermek için önce giriş yapmalısın.